Lityum iyon bataryalar, özel taşıma yönetmeliklerine tabi tutuluyor
Dünyada ve Türkiye’de elektrikli ve hibrit araçlara yönelik ilginin hızla artış göstermesi, bu araçlarda kullanılan hassas parçaların nakliye yöntemlerini de gündeme taşıyor. Otomotiv sektöründeki ana ve yan sanayi parça üreticilerine özel endüstriyel çözümler geliştiren CHEP, Birleşmiş Milletler sertifikalı yeniden kullanılabilir ve katlanabilir plastik konteynerleri ile lityum iyon bataryalar da dahil olmak üzere tüm parçaları güvenle taşımaya olanak tanıyor.
Teknolojik gelişmeler, benzin fiyatlarındaki artış ve sürdürülebilir bir yaşama yönelik farkındalık bilinci, elektrikli ve hibrit araç kullanımını her geçen gün artırıyor. Öyle ki, dünya genelindeki elektrikli araç sayısı beş milyonu aştı. Özellikle AB Karbon Emisyonu Anlaşması’nın etkisiyle elektrikli taşıt satışının 2025’e kadar yıllık 10 milyon, 2040’a kadar ise yıllık 30 milyona ulaşacağı öngörülüyor. TEHAD’ın (Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği) açıkladığı rakamlara göre, Türkiye’deki elektrikli ve hibrit otomobil satışları da 2019 yılında, bir önceki yıla göre üç kat artarak 11 bin 235 adede ulaştı. TOGG tarafından hayata geçirilen ve Avrupa’nın klasik olmayan doğuştan elektrikli ilk ve tek SUV modeli olan yerli otomobil projesi de dikkatleri bir kez daha bu çevreci araçlara yöneltti. Diğer yandan otomotiv sektöründeki bu önemli gelişme, başta elektrikli araçlarda kullanılan lityum iyon bataryalar olmak üzere, hassas parçaların güvenli bir şekilde taşınmasını gündeme getirdi.
CHEP’ten ana ve yan sanayi parça üreticilerine özel endüstriyel çözümler
Paylaşıma ve yeniden kullanıma dayalı sürdürülebilir iş modeliyle tedarik zincirine yönelik akılcı çözümler sunan CHEP, otomotiv sektöründeki ana ve yan sanayi parça üreticilerine özel endüstriyel çözümler geliştiriyor. Tedarik zinciri boyunca ürünlerin en iyi şekilde korunması için geliştirilmiş katlanabilir plastik konteynerler (FLC) ile sürdürülebilir hizmet veren CHEP, özel taşıma yönetmeliklerine tabi tutulan lityum iyon bataryalar dahil olmak üzere tüm parçaları toplu bir şekilde ve güvenle taşımaya olanak tanıyor.
Engin Gökgöz: BM sertifikalı konteynerler ile hizmet veriyoruz
Uygun olmayan şekilde paketlenmiş otomobil parçalarının tüm tedarik zincirini durdurarak büyük bir maliyet ve güven kaybına neden olabildiğine dikkat çeken CHEP Türkiye, Romanya & Rusya Otomotiv Ülke Lideri Engin Gökgöz; “CHEP olarak global ölçekte ana ve yan sanayi parça üreticileriyle çalışan ve tedarik zinciri süreçlerinde büyük deneyime sahip olan bir firmayız. Her türlü sanayi parçasını taşımak üzere tasarladığımız Birleşmiş Milletler (BM) sertifikalı yeniden kullanılabilir konteynerlerimiz ile lityum iyon bataryalar gibi hassas parçalar da dahil olmak üzere tüm parçaları taşıyabiliyoruz. Çözümlerimiz, standart ve tutarlı teknik özellikleriyle otomatik üretim hatlarına uygunluk gösteriyor. Hızla büyüyen ve önümüzdeki yıllarda yollarda çok daha fazla göreceğimiz elektrikli ve hibrit otomobil parçalarını güvenle taşıyarak bu sürdürülebilir modele katkı sunmaya devam edeceğiz” dedi.
Maksimum ürün koruma ve yük dengesi
CHEP, otomotiv tedarik zincirinde en çok kullanılan ve uluslararası nakliye konteynerleri arasında yer alan “EuroBin” ve “IsoBin 33” çözümleri ile tedarik zincirinde bulunan riskleri ve zorlukları ortadan kaldırıyor. Maksimum ürün koruması ve yük dengesi sunan FLC çözümleri, kullanılmadığı zaman katlanabiliyor ve depolama alanında tasarruf sağlıyor. Son derece hafif ve sağlam olan çözümlerin bölgesel gereksinimleri karşılamak için farklı yükseklikleri de bulunuyor. Tamamen geri dönüştürülebilir malzemelerden üretilen konteynerler, çevre üzerindeki etkiyi en aza indiriyor.
Gümrük işlemlerine destek
Dünyanın her yerine her türlü sanayi parçasını taşımak için tasarlanmış kıtalararası ağ, sistem ve çözümleriyle hizmet sunan CHEP ayrıca, uluslararası nakliyatlarda kesinti olmaması için gümrük işlemlerine destek veriyor, bu sayede parça teslimindeki gecikme ve para cezası ödeme riskini azaltmaya katkı sağlıyor.